Sanat dünyasını sarsan 1 milyar dolarlık yolsuzluk davası… Hanedanlık çökebilir

Dünyada “sanat dünyasının en büyük hanedanlığı” olarak nitelenen Wildenstein Ailesi, açılan yolsuzluk davası nedeniyle servetini kaybetme tehlikesiyle karşı karşıya.

Ailesinin 100 yıldan uzun süredir topladığı dünyaca ünlü sanat eserleriyle dev bir servetin sahibi olan Fransız iş insanı Guy Wildenstein’a açılan vergi kaçırma davası dünyada büyük ses getirdi. Ünlü sanatçıların eserlerini koleksiyonunda barındıran Wildenstein Ailesi, 1 milyar dolarlık sanat yolsuzluğu ve vergi kaçırma suçlamaları nedeniyle bu hafta yargılanmaya başladı.

Empresyonist sanatçıların ortaya çıkışından bu yana sanat piyasasında önemli etkiye sahip Wildenstein hanedanlığının çöküşüne yol açabilecek davada, 77 yaşındaki Guy Wildenstein para aklamakla ve vergi kaçakçılığıyla suçlanıyor. Savcılık suçlamaları, “Fransız tarihinin en uzun ve en karmaşık vergi yolsuzluğu” olarak niteliyor.

Guy’ın ölen kardeşi Alec Wildenstein’ın çocukları da mirasçılar arasında.

Suçlamaları reddeden ünlü iş insanı, gelecek ay sonuçlanması beklenen davada suçlu bulunması halinde servetini kaybetmekle kalmayıp hapse de girebilir.

Yahudi bir terzi olan Wildenstein’ın dedesi Nathan’ın 1870’lerde sanat koleksiyonerliğine adım atmasıyla hızla yükselen aile, daha önce de benzer suçlamalarla karşı karşıya kalmıştı.

‘DÜNYANIN EN ÜNLÜ ESERLERİNİ SIĞINAKLARDA SAKLIYORLAR’

Wildenstein’ın babası Daniel’in eski eşi Sylvia, Guy Wildenstein ve kardeşi Alec tarafından kandırılarak eşinden kalan mirası kaybettiği iddiasıyla aileye dava açmıştı. Daha sonra hayatını kaybeden Sylvia’nın avukatı Claude Dumont Beghi, “Bu dava, büyük gizlilik içinde yaşayıp varlıklarını vergi ödemeyecek şekilde düzenleyen 4 kuşaklık bir aileyle ilgili. Her şeyi kontrol ediyorlar. Erkeklerin kontrolündeki bu imparatorlukta kadınlara yer yok” dedi.

İngiliz kraliyet ailesine de yakın olan Wildenstein Hanedanlığı’nın elinde, Caravaggio, Picasso, Monet ve Rembrandt’ın başyapıtlarından oluşan devasa bir sanat koleksiyonu bulunuyor.

İddialara göre aile, bu eserleri vergi kaçırmak amacıyla nükleer sığınaklarda ve limanlarda saklıyor. Eserlerin bir kısmı da dünyanın önde gelen müzelerinde sergileniyor.